Korona Salgını ve Düşündürdükleri…
Çin’in Hubei Eyaleti, Wuhan kentinde bulunan bir araştırma merkezi’nden veya hemen yakınlarında bir canlı hayvan pazarından yayıldığı iddia edilen yeni tip Korona virüsü can almaya ve korku salmaya devam ediyor. İddialara bakılacak olursa, insanlığın korkulu rüyası haline gelen, yeni tip korona virüsü, araştırma merkezlerinde ve denek hayvanları üzerinde bazı deneyler yapılırken, kontrolden çıkıyor ve insanlara bulaşmaya ve dünyaya yayılmaya başlıyor. Çok kısa bir süre içinde milyonlarca insana ulaşıyor ve birçok hastanın ölmesine neden oluyor.
Korona virüs salgını ile ilgili olarak meydana gelen gelişmelere bakalım. Merkezi ABD’de bulunan Dünya Sağlık Örgütü tarafından açıklanan son verilere göre Korona virüsü vakasına ilk olarak 31 Aralık 2019’da Çin’in Wuhan kentinde rastlanıyor. 7 Ocak 2020’de Avrupa’da Covid-19 vakası Fransa’da ortaya çıkıyor. 11 Ocak 2020’de Çin’de ilk ölüm gerçekleşiyor. 30 Ocak 2020’de Dünya Sağlık Örgütü acil durum çağrısı yapıyor. 11 Şubat 2020’de Dünya Sağlık Örgütü virüsü Covid-19 olarak tescil ediyor. Ve 11 Mart 2020’de Türkiye’de ilk vaka tespit ediliyor. Ulaşabildiğimiz son rakamlara göre, yeni tip korona virüsü bulaşan hasta sayısı 180 bin 534’dür. Bu salgın hastalıktan dolayı ölenlerin sayısı 7 bin 835’dir. Covid-19 virüsünden dolayı, Çin’de 3230 kişi, İtalya’da 2503 kişi, İran’da 853 kişi, İspanya’da 342, Fransa’da 148 kişi hayatını kaybetmiş bulunuyor.
Her geçen gün Covid-19 virüsünden dolayı hasta olanların ve ölenlerin sayısının artabileceği endişe edilmektedir. Öte yandan Çin’de bu salgın hastalıktan dolayı tedavi gören hastalarda iyileşme oranı gün geçtikçe arttığı bilgileri geliyor. Şu ana kadar Türkiye’de tespit edilmiş vaka sayısı 98 ve bu salgın hastalıktan dolayı ölen 1 kişidir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yeni tip korona virüs salgını, pandemi yani küresel salgın olarak nitelendirilmiş olup, tedavisi ve aşı geliştirme çalışmaları devam etmektedir.
Türkiye’de Korona Covid-19 ilk vakasının tespit edildiği günlerden itibaren ilgili bakanlıklar tarafından çok sıkı önlemler alınmış ve hemen uygulamaya geçilmiştir. İlk alınan kararlardan biri Covid-19 tespit edilen ülkelerden giriş ve çıkışların yasaklanması olmuştur. Zira şu ana kadar tespit edilen Covid-19 virüslü hastaların çoğu yurt dışından ve umreden dönen kişiler ve onlarla ilişkili kişiler içinden çıkmış olmasıdır. Ayrıca bir süreliğine tüm eğlence yerleri, cafeler, barlar, diskotekler, kahvehaneler, düğün ve nişanlar, toplantılar iptal edilmiş, camilerde cemaatle namaz kılınması yasaklanmış bulunuyor.
Hatırlanacağı gibi, kuş gribi nedeniyle köylerde kentlerde milyonlarca tavuk itlaf edilmiş, üzerine kireç dökülerek bir çukura gömülmüştü. Domuz gribinde benzeri bir süreç işlemiş, insanlar korku ve paniğe sürüklenmişti. Bir süre sonra aşısı bulundu, salgın hastalık önlendi denilerek yavaş yavaş hayat normale dönmüştü.
Tarihte veba, verem, kolera, sıtma gibi insanlığın başına bela olmuş salgın hastalıkların örnekleri çoktur. Bunlardan en bilineni 1350’lerde İtalya’nın Cenova, Venedik gibi denizaşırı ülkelerle bağlantılı olan kentlerde ortaya çıkıp milyonlarca kişinin ölümüne sebep olan veba salgınıdır. Bugün salgın hastalık nedeniyle uygulanan karantina da o zamandan kalmadır. Yakın geçmişe bakılacak olursa, geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkan HIV-AIDS salgını, H1N1- Domuz Gribi, Kuş Gribi, Mers, Sars, Ebola, gibi salgın hastalıklar milyonlarca insanın etkilenmesine, hatta ölmesine neden olmuştu.
İşin daha acıklı tarafı, tarihte meydana gelen bu tür salgın hastalıklar, birçok savaşın kaderini değiştirmiş, ordular savaş kaybetmiş, devletler yıkılmış, uygarlıklar yok olup gitmiştir. Kim bilir belki bu korona salgını da dünyaya yeni bir şekil ve düzen vermek isteyen güçlerin, bir algı operasyonu ve projesidir. Çünkü dünyada her yıl milyonlarca insan açlıktan, yüz binlerce insan kanserden, gripten ve diğer hastalıklardan ölüyor iken o anlı şanlı devletler, kuruluşlar, dernekler, vakıflar, hayır kurumları kıllarını bile kıpırdatmıyorlar.
Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de Korona virüs salgınına karşı alınan bu tedbirlerin elbette ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda olumlu veya olumsuz etkileri olacaktır. Ancak bütün dünyayı kasıp kavuran Covid-19 virüsüne karşı devletimizin aldığı kararları takdirle karşılıyor ve destekliyoruz. Dileriz ki alınan tedbirler bu baş belası salgının önlenmesinde etkili olur. Ve insanlarımız daha fazla zarar görmeden bu beladan kurtulur.
Sağlık, esenlik dolu günler sizlerle olsun.
Hoşça kalın.
Hüseyin ŞİNASİ
Bu haber 2207 defa okunmuştur.
