gazete anamur
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Sponsor Alanı


Ana Menü

Sponsor Alanı

 

Sponsor Alanı


EN ÇOK OKUNANLAR

Dost Siteler

HAVA DURUMU

ANAMUR

Saat

Sponsor Alanı

 

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif 13  
»Bugün 1255  
»Toplam 15036498  
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz | 3.144.244.44
» Bu sitemizi ziyaretiniz

AKILLI TELEFON VE KİM KİMİN AVUCUNDA?

İ. Hakkı CENGİZ

24 Ocak 2021, 13:12

İ. Hakkı CENGİZ

AKILLI TELEFON mu Bizim Avucumuzun İçinde?

Yoksa BİZ mi ONUN AVUCU İçindeyiz?

 

Parkta, yanlarında 2-3 yaşındaki çocukları olduğu halde, cep telefonlarında kendi âlemlerine gömülmüş olarak yürüyen çiftlere,

Direksiyonda mesaj yazmaya uğraşan sürücülere,

Sabah işine yetişmek için koşuştururken, hatta ışıklarda karşıya geçerken akıllı telefonundan gözünü alamayanlara,

Okulda, ders-eğitim esnasında akıllı telefonunu karıştıran öğrenci hatta öğretmenlere,

            Evde, komşuda bir araya geldiğimiz dost ve yakınlarımızdan bazılarının, bilhassa gençlerin, muhabbete katılmak yerine, cebiyle sohbeti tercih ettiklerine rastlamış olmalısınız!

Örnekler sayfalar boyu uzatılabilir…

Belli ki akıllı telefon, bulunduğumuz anın hakikatiyle bağlarımızı kopartıyor. Bir noktadan sonra biz ona değil, o bize hâkim olmaya başlıyor.

Bu, bağımlılık hatta esaret altına girmektir.

Esareti altına, hem de “gönüllü olarak” girdiğimiz bir “güç”;

Bizi; dilimizi, kültürümüzü, örf ve âdetlerimizi yozlaştırabilir,

İstediği yere çekebilir, hiç hayalimizden geçmeyen yerlere, Misal, kutuplaşmaya, düşmanlaşmaya, ailenin, dostların ve nihayet toplumun bölünmesine kadar götürebilir!

Akıllı telefonuna, bu aşırı, sağlıksız ve tehlikeli ilginin büyük bölümünün, “sosyal medya” dediğimiz ortamlardan kaynaklandığını biliyorsunuz.

Bunu mutlaka fark etmeli, sorgulamalı ve durdurmalıyız!

Peki, ne yapmalı? Nasıl yapmalı? Ne kadarla sınırlayabilirsek “makûl” olur?

Sadece, “Facebook”un bulunduğu döneme ait bir kitapta, Amerikalı yazar, “Facebook’a giriş süresini 20 dakikayla sınırlandırın” diye öneriyordu.

Ölçüyü buradan alarak günümüze uyarlamaya çalışacağım.

Dünkü yazımda da saydığım gibi, bugün, çok fazla sosyal medya ortamı var. Tabii ki 20 dakika yetmez. Öyleyse, bir saatle sınırlandırılmalı, diyorum. Bir de video ortamı, Youtube var. Yarım saat de onu katarsak bir buçuk saat eder.

Whatsap, Facebook, İnstagram, Twitter’la meşguliyetimiz, toplam bir saati aşıyorsa,

Gece, yatmadan en az 2 saat evvel interneti kapatmıyor, sabah, daha kahvaltı etmeden, kalkar kalkmaz interneti açıyorsak,

Sabahtan akşama kadar, şangır-şungur bildirimler bizi taciz ediyorsa akıllı telefon bizi avucunun içine almış demektir.

Onun avucundan çıkmak, “akıllı telefonu” kendi avucumuzun içine almak, ondan daha akıllı olduğumuzu göstermek bizim elimizde…

Elimizde! 

İsmail Hakkı CENGİZ

Bu haber 928 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
Ramazan bayramına doğru09 Nisan 2024

Sponsor Alanı


SON HABERLER

Sponsor Alanı

 

Son Dakika Haber

Sponsor Alanı

 

Her Hakkı Saklıdır - 2012 (Fatma ARIKAN)
RSS Kaynağı | Anasayfa | İletişim

(c)2012 Gazete Anamur