 | |||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
|
| |||||||||||||||||||||
Sponsor Alanı Ana MenüSponsor Alanı
Sponsor Alanı EN ÇOK OKUNANLARDost Siteler
 HAVA DURUMUSaatSponsor Alanı
Ziyaretçi Bilgileri
|
EREĞLİ'DE BAŞKAN'IN SENDROMLARI BİTMİYOR
31 Aral?k 2014, 20:13 EREĞLİ'DE BAŞKAN'IN SENDROMLARI BİTMİYOR Değerli kardeşlerim. Gayet normaldir. İnsan, bazen hayatında ummadığı ve hayal edemediği bazı değişiklikleri yaşadığı zaman, istem dışı bazı sendromları da yaşayabiliyor. İşte EREĞLİ'DEKİ bazı simalar bugün o sendromları çok iyi yaşıyor.. Ereğli halkı bir beş yılını heba etti biliyor musunuz? Hani halk arasında şöyle bir söz vardır ; ‘’Dimyat’a giderken, evdeki bulgurdan oldum ‘’ Bunun hikayesini biliyor musunuz? Kısaca anlatayım.. Dimyat, Mısırda bir iskelenin adıdır.. Mısır’a pirinç almaya giden bir tüccar yolda korsanlar tarafından soyulur ve bin bir eziyetle aylar sonra memleketine geri döner. İflas eder ve beş parasız kalır.. O yıl parasızlıktan tarlasından kalkan buğdayları da, bulgur tüccarlarına satar ve evde her sene çuval çuval istiflediği bulguru da kalmaz.. İşte bu hikâyeden bu atasözü meydana gelir.. Şimdi bunun EREĞLİ ile ne alakası var diye sorabilirsiniz. Çok alakası var.. Ereğli Özkan Özgüven ve Ak Partiden hizmet beklerken maalesef elindeki hizmetkarlardan da oldu.. Sizler daha iyi bilirsiniz ki ; Ak Parti dönemlerinin EREĞLİ’ye hiçbir katkısı olmamıştır. Bir beş sene, bu BELEDİYE ve BAŞKAN sayesinde, darmadağın olmuş yolları ile, eski taşların döşendiği kaldırımları ile ve çarşı pazarın, köprülerin sular altında kaldığı bir EREĞLİ’DE, çile dolu geçecek ve gelecek o seneleri geçirmek zorundasınız.. Çalışan, üreten, kişileri seçimlerde böyle saf dışı ederseniz, işte böyle hayalperest ve hayatında belki ilk kez 5.000 bin lirayı bir arada gören insanlarla çalışır ve böyle rezil rüsva olursunuz.. Büyükşehir yasası dediler, rayına oturacak dediler, hizmet gelecek dediler, köylere söz üstüne söz verdiler.. ’’Başkan olduğumun ertesi günü, şunları şunları getireceğim, yapacağım’’ diyenler hani nerede? Çok gülünçtür ki ,o köylere göndereceğin araçlarında Mazotun bile yok.. Bunlar hayalperestlik değil de, nedir ?....... Bu Büyükşehir yasası neden rayına oturamıyor? Neredeyse seçimlerin Senesi bitti.. Daha ne zaman oturacak bu yasa? üstelik bu hizmetleri kiminle yapacaksınız sayın Başkanım? Hangi yetişmiş, kalifiye elemanınız veya birim müdürünüz yada hangi Başkan yardımcınız ile tüm bunları gerçekleştirmeyi planlıyorsunuz?? Fikir üretecek, projelere imza atacak, yol gösterici, akıllı, mantıklı bana bir tane müdürünü ya da bir tane yöneticini gösterde Ereğli halkının içi biraz olsun ferahlasın. Hepsi alıntı, çalıntı.. Hikaye bunlar hikaye, hala toplantılarda Ereğli’nin karşısına çıkarak ÇİN edebiyatı yapıyorsunuz.. Sayın Başkan, işçileriniz en son ekim 20’sinde maaş aldı size hatırlatayım dedim.. Eğer hesap kitap ve ayları biliyorsanız kaç aydır hala maaş alamadıklarını ortaya çıkarmış olursunuz.. Bizim oralarda böyle asılsız konuşmalara ''Laga luga'' derler. Biraz ona benzemiş gibi açıklamalar yapmışsınız. Vay efendim memur çalışmadan peşin alır, işçi çalışarak alır masallarını etrafında bulunan (sağında ve solunda) insanlara anlatırsınız.. Hesap biliyorsanız hesaplarsınız… Sizin o maaşlardan haberiniz bile yoktu. Bu konu bugün gündeme geldikten sonra öğrendiniz..Hiç birşeyden haberiniz yokki, işçinizden haberiniz olsun. O koltukta neden oturduğunuzu inanın merak ediyorum. O yer size göre değil. Sizin yeriniz geldiğiniz, gördüğünüz, yaşadığınız ve sizin ait olduğunuz yerlerdir. Ereğli ve Ak parti sizi bu şekilde sırtında taşımak zorunda değildir. Siz Başkan olduktan sonra EREĞLİ’DEKİ Ak Parti oylarında ciddi düşüşlerin yaşandığının farkındasınızdır herhalde.. Ama inanıyorum ki Ak Parti sizi uzun süreli sırtında taşımayacaktır.. Yönetici ve idareci olmak bildiğiniz gibi basit bir şey değildir. Bu işler ‘’Domates nasıl ekilir’’ işlerine benzemiyor maalesef. Ben maaşların ödenmediği konusunda yalan söylüyormuşum; Bakınız, yılbaşı geldi ve işçiler buruk. Maaşları hala verilmedi ve sizden şu an tam tamına 2 ay alacakları var. Odalarda, masa başlarında daha fazla halkı yanıltmaya kalkışmayın. İşte dekontlar, işte banka, işte birim müdürleriniz, gidin sorun ve ondan sonra çakma siteler önüne geçerek açıklamalarınızı yapınız.. Bu Fen işleri dediğiniz birimde 100’ün üzerinde işçi var. Maaşlarını zamanında ödemek için bunları adam yerine koymadınız mı? Yoksa bu işçiler çokmu zengindi de maaşlarını ödemediniz. İnsaf be! Ve o çakma sitelerde yaptığınız açıklamada büyük bir yalana daha imza atmışsınız. Sadece Fen işleri değil, temizlik işleri de şu saat itibari ile maaş alamamıştır.. Bilmeden konuşmanın bir anlamı yok. Gidin, araştırın ve sonra başkalarını suçlayın.. Demek ki muhabirler doğru tesbitlerde bulunmuşlar.. Ereğli’de kimse gazeteci değilmiş miş, Kimseyi gazeteci olarak saymıyormuş muş. Çok güzel, bence harika bir düşünce, bana uyar. Siz o şekilde kendinizi avuta durun, bizde sizi iliğinize kadar rahatlıkla eleştirelim. En azından insanları, halkımızı her konuda bilgilendirmiş oluruz ve sizde bizleri muhattap almadığınız için tüm eleştirileri de bir nevi kabul etmiş sayılırsınız..Vallahi süper olur sorun yok.. Ve basın mensuplarının soruları karşısında onlara''İri yarı, Hukuk fakültesine kayıt ol '' ithamları ucuz insanların birer sıfatıdır.. Kimsenin nereye kayıt olacağına siz karar veremezsiniz.. Başkalarını taklit ederek basına saldırmak erdemlik değildir.. Hem ben de gazeteci arkadaşlara seslenmek istiyorum; Siz kendinizi Sayın Başkan’a ispat etmek zorunda değilsiniz. O İstediğini düşünebilir, siz halkımıza karşı sorumlusunuz. Görevinizi yaptığınız sürece sizin vicdanlarınız daha rahat olacaktır. Kimse Başkan’a göre iş yapmıyor, onlar çaresi bulunmayan bir sendrom içindeler ve ne yaptıklarını biliyorlar mı diye birde onlara sormak gerekir.. Ve sayın Başkan; Ereğli sizin tekelinizde değildir. Eski Belediye Başkanımızın yaptıkları sayesinde şu anda 2 taşı bir araya getirip üst üste koyabiliyorsunuz, onun kalıntıları, kurduğu şeyler, yaşattıkları ve halkına sunduğu düzen çerçevesinde ayaktasınız. Yoksa siz, bırakın bir KAMYON, ARABA vs gibi birşeyleri almayı, siz bir EL ARABASI bile alamazsınız. Her 15 güne bir Belediye’de Mazot krizi yaşanıyor, Araçlara alacak mazotunuz bile yok. Ve hala çıkıp PROJELERDEN, hizmetlerden bahsediyorsunuz.. Bu gidişle etrafınızda gazeteci de bulamayacaksınız, yakın bir zamanda herhalde Belediye hoparlöründen basın açıklamalarınızı yaparsınız. Sizin işinizi de çok iyi görecektir kanaatindeyim ve uygundur.. Ve ne acıdır ki bir şey daha söylemek istiyorum. Her toplantıda hak, hukuk ve adaletten söz ediyorsunuz. Kamu malını zarar verenler hakkında çağrılarda bulunuyorsunuz. Geçmiş Belediyenin keyfi ve şahsi uygulamalar yaptığına dair günlerce TV’lerde seçim döneminde fetva verdiniz ve hala veriyorsunuz.. Peki siz neden göreve geldiğinizin 2 nci haftasında Babanızın evinin önüne ve kapısına kadar asfalt döktürdünüz? O asfalt, Kamu malı değil miydi? Fakir, fukara yetim hakkı o dökülen asfaltta yok muydu? O gün babanızın evinin önüne, kapısına kadar özel olarak Yarım kamyon asfalt döküldü, haberiniz var değil mi? Bunu da inkar edecek değilsiniz O zaman, inşallah Belediye kasasına 7-8 bin liralık (Fiat ne kadarsa tam olarak bilemiyorum, yaklaşık olarak yazdım) yarım kamyon parasını artık yatırırsınız. Biz bu haberi özellikle sizden bekliyoruz ve de taktir edeceğiz. Sadece ÇİN Edebiyatı yapmakla da kalmamışsınız, bir de Japon edebiyatını karıştırmışsınız.. Her konuşmanızda bir hata var.. Elinizi vicdanınıza koyun, bu beş sene bitecektir. Belediye sana, bana kalmaz.. İnsanlar size göre hareket etmek zorunda değiller.. ‘’Bu halk beni seçti’’ Hayallerine kapılarak insanlara zulüm etmeye kalkışmayınız, buna da hakkınız yok. O şemsiye arkasına gizlenmek bir kurtuluş değildir.. Ak parti’ye yaptıklarınızla, icraatlarınızla ve beceriksizliğinizle çok ama çok büyük zarar veriyorsunuz.. Siz CHP’lisiniz Ak parti size göre değil, o yükü kaldıramazsınız.. Benim meşhur bir sözüm vardır..’’ Bir lider,başkan, patron,yönetici vs ne olursa olsun eğer yanında çalıştırdığı işçisinin hakkını veremiyorsa, onun toplumlarda konuşma hakkı yoktur. Eğer hala konuşabiliyorsa onun ar damarından şüphe ederim’’ umarım bu söz yeterlidir.. MHP ve CHP meclis üyelerine sesleniyorum; İstifa edin kardeşim. EREĞLİ halkı hiç bir şeyi hak etmiyor.. Süreç neyi, nasıl gerektiriyorsa o şekilde devam etsin.. Saygı ve sevgilerimle.. Methi SARAÇ Bu haber 1888 defa okunmuştur.
|
Sponsor Alanı SON HABERLERSponsor Alanı
Son Dakika HaberSponsor Alanı
|
|||||||||||||||||||
|
Her Hakkı Saklıdır - 2012 (Fatma ARIKAN) |
|||||||||||||||||||||
