• Anasayfa
• Anamur
• İlçemiz Tarihçesi
• Tarım
• Turizm
• Tarihi Yerler
• Anamur'da Yaşam
• Ulaşım
• Anamur İlçe Haritası

Öztürk’ten Tarih Dersi: “Tarih ders almayanlar için acımasızdır”

 

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Adayı Oktay Öztürk, Türkiye’nin içinde bulunduğu durumdan kurtulmak için hep birlikte mücadele etmek gerektiğini Giray Han örneğiyle anlattı.

 

Öztürk, “Tarih ders almayanlar için acımasızdır” diyerek herkesi işbirliğine çağırdı.

 

 

 

“Bu seçimlerin telafisi yok”

 

MHP Mersin teşkilatı ve Milletvekili adayları, yaklaşan Genel Seçimler öncesinde partiye emeği geçmiş, milliyetçiliğe gönül vermiş davetlilerle bir yemekte buluştu. Burada seçimlerin önemine işaret eden bir konuşma yapan MHP Mersin İl Başkanı Sebahattin Kılıç, “Cumhurbaşkanı iktidarını sürdürmek adına başkanlık hesabı yapmakta, yolsuzluk ve rüşvet çarkını devam ettirmek için yandaşlarıyla siyasi ahlak dışı ne varsa her yolu denemektedir. Mülkün temeli olan yargı başta olmak üzere devletin tüm kurumları güven bunalımı yaşamakta ve adalet ve eşitlik kavramı sorgulanmaktadır. İşte ülkemiz yaşanan bu kaos ortamında 7 Haziran seçimlerini beklemektedir. Milliyetçi Hareket Partisi her yerde tüm teşkilatlarıyla 7 Haziran seçimlerine hazırdır. Türk Milleti 7 Haziran’da yüreğini ve bölünmez bütünlüğünü oylayacaktır. Bu seçimlerin telafisi yoktur. Her ülküdaşımızı da iktidar yürüyüşümüze davet ediyoruz” dedi.

 

 

“Ülkenin geleceği tehlike altında”

 

Türkiye’nin içinde bulunduğu durumdan hareketle seçimlerin hayati önem taşıdığını vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz da “Ülkemiz çok zor bir dönemeçten geçiyor. 7 Haziran seçimleri ülkemizin olduğu kadar Mersinimizin de çıkış noktası olacak. Allahın izniyle aynı 1999’da olduğu gibi Milliyetçi Hareketin nasıl açık ara birinci olduğunu 5 milletvekiliyle Mersin’i temsil ettiğini gördüysek bunu tekrarlamak ve ileriye götürmek de boynumuzun borcu. Şayet bu seçimde milliyetçi hareket istediği sonucu alamazsa hali hazır iktidardaki bölücülerin yandaşları ve işbirlikçiler, bu milleti bizden daha fazla ikna ederse, tekrar eski acıları bu milleti yaşatacak olursa bu işin vebalinden hiçbirimiz kurtulamayız. Ülkenin geleceği tehlike altında. Bölge kan gölüne dönmüş, etrafımızda bir tane dost kalmamış ve bugün yalnız başına kalmış bir Türkiye Cumhuriyeti’nin daha da yalnızlaştırılmasına hiçbirimizin gönlü razı olmaz. Allah’ın izniyle 7 Haziran’da da başarı bekliyoruz. Sizlere hep güvendik, güvenmeye de devam edeceğiz” diye konuştu.

 

 

 

“Giray Han’a bir parça bile kalmadı”

 

Artık küslük ve dargınlıkları bir kenara bırakmanın ülke geleceği açısından önemini tarihten örnekle aktaran Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Adayı Oktay Öztürk, “Hepinizin bildiği bir hikaye var. Biz Viyana önlerinden geri döndük. Tarih ders almayanlar için acımasızdır. İki karakter var, birisi Osmanlı’nın sadrazamı Öküz Mehmet Paşa. Diğeri de bir Türk boyu. Savaşın başlamasına an var. Son değerlendirmeler yapılıyor. Sadrazam, komutanların içerisinde Giray Han’ı azarlıyor. Hakaret ediyor. Sonra da herkese görev taksimatı yapıyor. Giray Han’a da Osmanlı ordusu savaşa başlayıp ileri atağa geçtiği vakit, Rusların saldırısına karşı arka taraftan gelecek saldırıyı kesmesi için arka kuvvet olarak görev veriyor. Savaş başlıyor. Osmanlı galip geliyor. Önüne takmış sürüyor. Son darbeyi vurmak üzere ama Ruslar da arkadan yaklaşmaya başlıyor. Giray Han’ın yanındaki komutan sesleniyor; Komutanım Ruslar harekete geçti, zafer tehlikeye düştü. Ses yok. Bir, iki, üç ses yok ve diyor ki; bırak Osmanlı’nın burnu bir sürtsün. Çadırda zılgıtı yedi ya. Osmanlı’nın burnu sürttü. Sürte sürte geldi ama Anadolu topraklarında durdu. Giray Han’a cesedini gömecek bir parça toprak bile kalmadı. Bizler de görevde bulunanlara kızıp da sırtımızı döndüğümüz vakit, bizler de zillete düştüğümüz vakit, kaybeden sadece görevdekiler olmaz” diye konuştu.

 

“Allah’ın Kur’an’da bahsettiği milletiz”

 

Gelinen noktada sığınabildiğimiz son vatan toprağında olduğumuzu aktaran Öztürk, “Hiç şakası yok. Herkes, Türk Milleti’ni tarihin hiçbir döneminde bu kadar perişan yakalayamayız, ertelediğimiz ne kadar plan varsa hepsini uygulamalıyız diye harekete geçti. Ama ben inanıyorum ki, sizler, bizler, gereğini yaparsak bu oyuna dur deriz ve hak yolunu da buluruz. Allah’ın Kur’an’da bahsettiği millet Türk Milletidir ve bu milletin cevheri de ülkücü harekettir. Bugün yüreğimiz yanıyor. Korku ve endişe içindeyiz. Vatan toprağı avucumuzun içerisinden kayıp gidebilir. Son bir umudumuz var o da sizlersiniz, yüce Türk milletidir. Sizler nice badireleri atlatıp da geldiniz buralara. Sizler de bizler de olsak da olmasak da bu dava hak davadır ve Allah’ın eli bu davada yürüyüp gidenlerin sırtında olacaktır” diye seslendi.

 

 

 

“O beyinsiz halleriyle öğrendiler”

 

Dinlediği bir radyo programında konuşulanları paylaşan Öztürk, “Diyormuşuz ki HDP-PKK gelirse ülke bölünecek. Bakın meclise girdiler bölünmedi diyor program konuğu zat. Bizi de kendi o küçük beynine hapsetmek istiyor. Biz tarihi kronolojiyi takip ediyoruz. İlk çıktıklarında acemiydiler. Bağımsız devlet olarak çıktılar. Zamanla işi öğrendiler. Daha ilk çıktıklarında merdivenin en üst basamağına çıkmaya çalıştıklarını anladılar. Şimdi aşağıdan başladılar kademe kademe gidiyorlar. Türk milletiyle savaşarak toprak alınamayacağını o beyinsiz halleriyle öğrendiler. Ama bu meseleyi dünya kamuoyuna taşıyabilir miyiz, başkalarını bu meseleye ortak edebilir miyiz, Birleşmiş Milletleri bu işin içine katabilir miyiz gibi planlarla demokratik şekilde yürümeye çalışıyorlar. Kendileri inanmış bizi de inandırmaya çalışıyorlar. Bu kadar insan bu kadar demokrat ise dağda bu eşkıyanın ne işi var kardeşim? Dağdaki eşkıyayı göstererek sıtmaya razı etmeye çalışıyorlar. Proje bunların olsa zerre kadar endişem yok. Bu projenin sahibi Büyük Ortadoğu Projesi’nin müessisidir” diyerek gelişmeleri değerlendirdi.

 

“Sakın ha CHP demeyin”

 

Öztürk, bir tarafta dış güçler bir tarafta terör ve bir tarafta başkalarının yönlendirmesiyle ülke yöneten bir iktidar olduğunu anımsatarak “Kim bunların karşısında duracak? Sakın ha Cumhuriyet Halk Partisi demeyin. HDP’nin Anayasa değişikliği talepleri ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin talepleri arasında hiçbir fark yok. Onlar da Anayasa’dan Türk kelimesinin çıkarılmasını istiyorlardı, onlar da iki dilde eğitim istiyordu. Onlar da Anayasa’nın başlangıç metninin kalkmasını istiyorlardı. Zabıtlara geçti; Cumhuriyet Halk Partisi vekillerine siz CHP vekillerisiniz, Atatürk’ün kurduğu CHP’nin, Cumhuriyet’i kuran partinin vekillerisiniz değil mi diye sordum. Çıt çıkmadı. Mustafa Kemal’e iki sarhoşun yaptığı kanunlar diye ülkenin Başbakan’ı dil uzatıyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nden çıt yok. Oysa bir araba yanlışlıkla sokakta bir köpeğe çarptığı vakit kıyameti koparıyorlar. Mustafa Kemal bunlara bırakılmayacak kadar büyük bir insan. Onun da sahibi biziz. Yüce Türk Milleti’nin, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahibi olduğumuz gibi. Şimdi tüm bu değerler tehlike altında. Bu değerleri savunmak da artık hepimizin görevi” diyerek seçim öncesi herkesi birlik olmaya davet etti.